top of page

HEMODÄ°YALÄ°Z HASTALARI KORONA SALGININDA RÄ°SKLÄ° GRUPTUR !

 

Diyaliz merkezlerinde korona virusuna karşı koruyucu önlemler gözden geçirilmelidir.

Son haftalarda dünyayı ve ülkemizi tehdid eden Korona virusunun sebep olduÄŸu salgın gündemin birinci sırasındaki yerini korumaktadır. Koronavirusler (CoV), soÄŸuk algınlığından Orta DoÄŸu Solunum Sendromu (MERS-CoV) ve Åžiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS-CoV) gibi daha ciddi hastalıklara kadar çeÅŸitli hastalıklara sebep olan büyük bir virüs ailesidir. Yeni Koronavirus Hastalığı veya COVID-19 olarak adlandırılan hastalık ile dünya ve ülkemiz yoÄŸun bir mücadele içindedir.

 

Bugüne kadar tüm dünyada yaklaşık 400.000 kiÅŸide hastalık yapan bu virüs, 21.000 kiÅŸinin de ölümüne sebep olmuÅŸtur. Ülkemizde ise SaÄŸlık Bakanımız Prof. Dr. Fahrettin Koca’nın sosyal medya hesabından yapılan son açıklamaya göre; 2433 vatandaşımız bu hastalığa yakalanmış ve 59 vatandaşımız hayatını kaybetmiÅŸtir. Ülkemizde de hasta sayısının hızla arttığı görülmektedir.

Yeni Koronavirus Hastalığı özellikle 65 yaÅŸ üstündeki ve yandaÅŸ hastalığı olan bireylerde ölüme sebep olmaktadır. Åžeker hastalığı, kanser, hipertansiyon, kronik böbrek yetmezliÄŸi, koroner arter hastalığı, akciÄŸer hastalığı bulunan ve sigara kullanan bireylerde, hastalık akciÄŸerleri tutarak zatürre tablosu ile hastanın hayatını kaybetmesine sebep olmaktadır.

 

DiyalizHaber olarak görüÅŸlerine baÅŸvurduÄŸumuz Diyaliz Hekimleri DerneÄŸi Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Uzm. Dr. Hıdır Arslan; “Ülkemizde kronik böbrek yetmezliÄŸi tanısı ile hemodiyaliz tedavisi alan 62.000 hastamız vardır. Bu hastalarımız genellikle haftada 3 gün 4 saat süren seanslar ÅŸeklinde diyaliz merkezlerinde tedavi edilmektedir. Hastalarımızda kronik böbrek yetmezliÄŸinin yanında yüksek oranda ÅŸeker, hipertansiyon ve koroner arter hastalığı bulunmaktayken, bu hastaların yaklaşık yarısı 65 yaşın üstündedir. Bir diÄŸer konu ise diyaliz merkezlerinin hemodiyaliz tedavisinin doÄŸasından gelen yüksek riskli saÄŸlık üniteleri olmalarıdır. Çünkü hastalar genellikle 5-15 kiÅŸilik araçlarla günde 2-3 seans ÅŸeklinde diyaliz merkezlerine taşınmaktadır ve seans sonunda evlerine bırakılmaktadır. Hemodiyaliz iÅŸlemi ise diyaliz hekimleri kontrolünde, diyaliz hemÅŸireleri veya diyaliz teknikerleri tarafından 4 saat boyunca 5-30 hasta kapasiteli diyaliz salonlarında yapılmaktadır. Bu ise eÄŸer, bir hastamız bu virüsü taşıyorsa, diÄŸer hastalara ve diyaliz ekibine bulaÅŸma riskini artırmaktadır.” dedi.

 

Uzm. Dr. Hıdır Arslan; “ Biz Diyaliz Hekimleri DerneÄŸi olarak konunun hassasiyeti sebebiyle derneÄŸimize üye hekimleri, diyaliz merkezi iÅŸletmecilerini temsil eden dernekleri ve SaÄŸlık Bakanlığı’nı hemodiyaliz tedavisi için koruyucu ekipmanların önemi konusunda bilgilendirdik. Hastanın ev ile merkez arasında taşınması ve hemodiyaliz seansı boyunca, SaÄŸlık Bakanlığı tarafından oluÅŸturulan kılavuzlara uygun koruyucu ekipmanların prosedürlere uygun kullanımı saÄŸlanmalıdır. Son olarak hastalarımız içinde bazı önerilerde bulunmak istiyorum. Hastalarımız evde koruyucu izolasyon önlemlerini almalı, ellerini sabunla sık sık yıkamalıdır. Ayrıca hastalarımız öksürük, yüksek ateÅŸ, nefes darlığı gibi ÅŸikayetleri olduÄŸunda; diyaliz servis aracına binmeden, diyaliz hekimine ulaÅŸarak ÅŸikayetlerini iletmeli ve diyaliz hekiminin tavsiyelerine göre davranmalıdır. Yoksa diÄŸer hastalar ve diyaliz ekibi için risklerin oluÅŸması kaçınılmazdır.” diyerek açıklamalarına son verdi. DÄ°YALÄ°ZHABER

Yayın Tarihi: 26/03/2020

bottom of page